Dünya geneline baktığımızda devlet kurumlarının ICO’ları ve bunlar ile ilgili tokenleri incelediğini biliyoruz. Bu alandaki son gelişmeler ışığında ise SEC’i bu bahsettiğimiz incelemeleri yapan kurumlar arasında iyi bir örnek olarak gösterebiliriz. buna göre SEC’in aldığı aksiyonlara bakılırsa, Başkan Jay Clayton, görünüşe göre tüm tokenlerin düzenlemelere tabi olacağı yönündeki konuya ikna olmuş.
Jay Clayton benzersiz bir görüşe sahip
SEC Başkanı Jay Clayton, kripto para endüstrisindeki tüm tokenlerin düzenlemeye tabi olmasını istiyor. Clayton’ın görüşüne göre, kendisini bir token olarak tanımlayan herhangi bir menkul kıymet, oldukça detaylı bir incelemeye tabi tutulacak. İlk olarak ve her şeyden önemlisi, bir çok tokenin etkili bir şekilde menkul kıymet olarak görülmesi, kendi içinde kötü bir şey olarak görülmeyip, mevcut mali düzenlemeye tabi tutulmalıdırlar.
Dahası, SEC’in bu menkul kıymetlerden bazıları için oldukça sert önlemler aldığı görüldü. Bunun en güzel örneğini ise Centra oluşturuyor. Centra, tokenlerini yardımcı bir araç olarak tanımlamaya çalışmıştı. Fakat tokenleri kendi tanıttıkları özelliklerden çok farklıydı. Öyle ki SEC bu projenin tüm detaylarını radarına almıştı bile. SEC’in bu yaklaşımı ise çoğu zaman piyasa tarafından iyi niyetli olarak algılanıyor. Aynı zamanda Sektörün belli bir temele oturtulması ve toplum yararına çalışması için verilen bir mücadele olarak görülüyor.
Ayrıca, token endüstrisinde açık olarak yapılan bir kaç dolandırıcılık çeşidi bulunuyor. Bu yasadışı planların bozulması da James Clayton ve SEC için büyük bir öncelik olarak görülüyor. Bu ise aslında göründüğü kadar kolay bir olay olarak görülmemelidir. Az sayıda şirket ve kripto borsasının ise bu konuda SEC’e rapor vermesi piyasa tarafından biraz endişe verici bir durum olarak kabul edildi. Piyasasının henüz genç ve bu denli tedirgin olmasından ötürü Token endüstrisini meşrulaştırmak biraz zaman alacak gibi gözüküyor.
Bütün Tokenler menkul kıymet olarak kabul edilebilir mi?
Herhalde bu sektör ile ilgili kişilerin artık gerçekten cevabını öğrenmek istediği büyük soru budur. SEC’in kendi kurallarına göre, tüm tokenler menkul kıymet olmayabilir. Bir menkul kıymet ve bir yardımcı token arasında bazı farklıların olduğunu aşikardır. Çünkü bu iki kategorinin ayrılması ve özelliklerine göre yapılan tanımlamalar oldukça nettir. Kripto para ve ICO endüstrisinde bile, faydalı tokenler var ve birçok farklı biçimde ortaya çıkıyor.
Kullanışlı tokenlerden bazı örnekler vermek gerekirse; Ethereum’un Etheri, DENT, Siacoin ve benzerlerini sayabiliriz. Tüm bu araçlar bilinen bir ekosisteme erişim sağlıyor. Ancak değer olarak artacağının garantisi bulunmuyor. Çoğu hizmet programı tokeninin de sınırlı bir kaynağı vardır. Ancak bu artık tanımlayıcı bir özellik değildir. Daha da önemlisi, yardımcı token yerel ekosistem başarısız olursa, tokenin kendisi de başarısız olacaktır.
Token menkul kıymetleri için, temel teknoloji daha az öneme sahiptir. Öncelikle, söz konusu altyapıdan bağımsız olarak tokenin değerini artırmaya odaklanıyor gibi görünüyor. Şirketlerin gerçek niyetleri hakkında daha açık olmalarına rağmen, token satışı varsayılan olarak bir menkul kıymet satışı olarak görülmüyor. Yardımcı yazılımlar bir ICO aracılığıyla satılabilir. Ancak bunlar varsayılan olarak menkul kıymetler haline getirmez. James Clayton ve SEC farklılıkları çözmek için oldukça fazla mesai harcayacak gibi gözüküyor.
En güncel haberlerimizi Telegram kanalımızdan, Instagram hesabımızdan, Facebook sayfamızdan ve Twitter hesabımızdan takip edebilirsiniz.
