Kripto endüstrisi ve ICO piyasaları öldü mü?
Kripto endüstrisi ve ICO piyasaları öldü mü?

Kripto endüstrisi ve ICO piyasasının öldüğünü düşünüyorsanız yanılıyorsunuz: Çok kritik 5 sebep

service service
Share

Share This Post

or copy the link

“Bitcoin öldü… Kripto endüstrisi bitti… ICO piyasası darmadağın…” Bu sözleri son günlerde çok sık duymaya başladık. Peki durum gerçekten böyle mi? Aslında sanılanın tam tersi bir gidişatın olduğunu kanıtlayan 5 sebebi inceledik.

Kripto endüstrisi ve ICO piyasası ilgili her gün daha kötümser tahminler ortaya çıkıyor. Uzmanlara göre bunun pek çok nedeni var. Bazı girişimlerin ICO düzenlemesine karşın bitmiş bir ürünleri olmaması, kripto suçlarında büyüme ve düzenleyici anlamdaki karışıklıklar, güçlü sebepler olarak gösteriliyor. Bununla birlikte, kripto para dünyasının bu kadar kolay pes etme niyeti yok. ICO pazarı da olduğu yerde duruyor.

Ancak, duruma daha yakından bakarsanız kripto endüstrisi ve ICO piyasalarında son dönemde yaşanan kötü gidişatın büyük ölçüde abartıldığını göreceksiniz.

1- Piyasa yeni bir gelişim aşamasına giriyor

IBRC (ICOBox Blockchain Araştırma Merkezi) verilerine göre, yılın başlangıcından beri kripto paraların toplam piyasa değeri 768 milyar dolardan 254 milyar dolara, yani üç kat düştü. Bununla birlikte, geçen yılın ağustos ayının başlangıcına kıyasla, piyasa değeri ikiye katlandı, ki bu da sektörün ölmek üzere olduğu iddialarını anında çürütüyor.

Ayrıca, ICO pazarında destekçilerin faaliyetlerine baktığınızda, buradaki eğilim daha da olumlu. Tokendata.io raporlarına göre, Blockchain işletmeleri geçen yıl 435 ICO düzenledi ve 5,6 milyar dolar topladı. İngiliz web sitesi coinschedule.com tarafından bildirildiği üzere, bu yılın Ağustos ayı başından itibaren destekçiler 706 ICO‘ya katıldı ve yaklaşık 18 milyar dolar değerinde token aldılar.

IBRC analistleri, kripto para endüstrisi ve ICO projelerinde yeni bir gelişme aşamasında olunduğunun kanıtlarını ortaya koyuyor. Projelere önemli kaynaklar sağlamaya hazır ana destekçilerin sayısı artıyor. Örneğin, uluslararası danışmanlık firması PwC’nin tahminlerine göre, bu yılın Temmuz ayı başına kadar ICO başına toplanan ortalama miktar, 2017 yılı rakamının iki katı olan 25,5 milyon dolara yükseldi.

Kripto para piyasası uzmanı ve ICOBox‘un kurucusu olan Nick Evdokimov’a göre ICO pazarı ve kripto endüstrisi, potansiyelini tüketmekten çok uzak:

Gelişimin çok erken bir aşamasındayız, bu nedenle geminin kaçtığını veya token alımının avantajlı olmadığını söylemek gülünç. Aksine, bu sadece başlangıçtır.

2- Geleneksel finansal kurumların kripto para piyasasında artan ilgisi

Evdokimov’a göre, kripto para piyasasının gelişimine katılan geleneksel finansal kuruluşların sayısındaki artış açık bir şekilde olumlu bir işaret. Goldman Sachs son dönemde, ticari kripto para birimleri için bir departman kurulmasının ve kurumsal destekçiler için tokenlerin depolanması için bir yatırım hizmetinin başlatılması planlarını duyurmuştu.

3- Bitcoin vadeli işlemlerinde federal olarak düzenlenmiş sitelerin oluşturulması

Dünyanın en büyük finansal enstrümanı olan Intercontinental Exchange’in (ICE), ortak girişimi olan Bakkt’in oluşturulmasını duyurduğu 3 Ağustos’ta kriptoseverler hayli heyecanlandı. Bakkt, bu yılın Kasım ayında tüccarlara, Bitcoin vadeli işlemlerinde “federal olarak düzenlenmiş” bir platform olarak depolama hizmeti verecek.

ICE’nin bu girişimde bulunan ortakları, uluslararası şirketler Microsoft, Boston Consulting Group, Starbucks, önde gelen hedge fonları, girişim sermayesi fonları ve Pantera Capital ve Protocol Ventures gibi kripto para karşılığı projeler konusunda uzmanlaşmış fonlardır. Starbucks, “Frappuccino®’un doğrudan Bitcoin ile satın alınamayacağını” açıklamasına rağmen, Starbucks tarafından geliştirilen özel bir uygulama kullanılarak Bakkt platformunda ABD dolarına dönüştürüldükten sonra kripto para karşılığı ödeme için kabul edilecek.

4- Kripto varlıkları yatırım aracı olarak kullanılmaya başlandı

Ancak, ABD Menkul Kıymetler ve Borsa Komisyonu’nun (SEC) Chicago Board Options Exchange (CBOE) üzerindeki ilk Bitcoin borsa yatırım fonunu (ETF) listeleme kararı en azından kısa ve orta vadede en somut etkiye sahip olabilir. Bazı tahminlere göre, bu kararın Eylül ayı başlarında gelmesi bekleniyor ve birçok analist kararın olumlu olabileceğini düşünüyor. Bu olursa, fon tamamen ABD mali düzenleyicilerinin denetiminde olan bir borsada işlem görebilecek. SEC’nin, Temmuz 2018’in sonlarında benzer bir ETF’i listelemeyi reddetmesinin gerekçesi olarak denetim eksikliği gösterilmişti.

Piyasadaki bu fonun ortaya çıkması, muhtemelen bir yatırım aracı olarak kripto varlıklarının geliştirilmesi ve kullanılmasına güçlü bir destek sağlayacaktır. Sonuçta, şimdiki emeklilik fonları, sigorta şirketleri ve kilit kurumsal yatırımcılar, düzenlemeler nedeniyle paralarını kripto varlıklarına yerleştirme hakkına sahip değildir. Bu nedenle, SEC’in olumlu kararı, potansiyel finansmana milyarlarca dolarlık kapı açacak ve şirketlere ICO pazarına girme ve kendi tokenlerini çıkarma konusunda daha güçlü bir ivme kazandıracaktır.

5- Girişimler ve fonlar arasındaki etkileşim ve menkul kıymet tokenlerinin yaygın kullanımına geçiş

Uzmanlar, girişimlerin bir finansman ile çalışmalarının, finansman tabanını çeşitlendirme ve perakendeciler tarafından tokenlerin mümkün olan geniş şekilde tanınmasını sağlaması için en etkili yol olduğuna inanıyorlar. Bu amaçla, destekçilere sunulacak olan tokenler, startup ürünlerinin ya da hizmetlerinin satın alınması için menkul kıymet tokeni olarak ya da utility token olarak açıkça tanımlanmalıdır. İkinci durum, kurumsal düzenleyicilerin gözünde meşru kılınmaları adına startupların finansal düzenleyiciler tarafından denetime tabi olacakları anlamına geliyor.

“Kripto endüstrisi ve ICO piyasasını güzel günler bekliyor.”

Evdokimov, konuyla ilgili şu sözleri kullanıyor:

Her gün daha fazla ICO, tokenlerini ABD düzenlemesi altında menkul kıymet tokeni olarak yapılandırmak ve uluslararası olarak akredite destekçilerle çalışmak istiyor.

Ayrıca Evdokimov, destekçilerin fonlar aracılığıyla başarılı bir startupı hayata geçirmeleri için ICO’larla çalışma olasılığını dikkate almasını da tavsiye ediyor.

Fon, girişime “toptan token alıcısı” olarak girer ve iyi bir fiyat alır. Bu kararı bağımsız olarak alırsa, kendi iç puanlamasını yapması anlamına gelir. Fon, riskten korunma ya da toplanan fonlarla karışık işlemlerin gerçekleştirilmesi gibi, tamamen benzersiz şartlar üzerinde startup ile bir anlaşmaya varabilir. Bu nedenle, startup’a hangi fonların katıldığına dikkat edin ve doğrudan bir fondan yararlanabiliyorsanız, şansınızı kaçırmayın.

En güncel haberlerimizi Telegram kanalımızdan, Instagram hesabımızdan, Facebook sayfamızdan ve Twitter hesabımızdan takip edebilirsiniz.

___________________________

Kripto Para Haber, yazıda geçen bilgilerden ve ilgili ürün ya da hizmetlerle ilgili hasar, kâr-zarar ya da kayıptan sorumlu değildir. Kripto Para Haber, yazıda adı geçen şirket, ürün ya da hizmetle ilgili okuyucuların özen göstererek kendi araştırmalarını yapmalarını önerir.

___________________________

Your email address will not be published. Required fields are marked *

Bizi Takip Edin