Blockchain ölçeklenebilirliği (genişlemesi) konusundaki tartışmalar yıllardır sürüyor. Bu arada kripto para topluluğunda en sağlam projelerden (ve forklardan) bazıları oluşturulmuş durumda.
Bitcoin’in Bitcoin Cash forkundan, nihayetinde SegWit olan SegWit2X’in başlatılmasını kapsayan tartışmaya kadar, ölçekleme Bitcoin’de daha önemli bir hale geldi.
Bununla birlikte, Bitcoin’in ötesinde, ölçeklendirme, Ethereum gibi diğer Blockchain ağlarının da gündemine alındı.
Halka açık Blockchain’lerin nasıl ölçekleneceğine dair topluluklar arasında süregelen tartışmalara bakıldığında, iki zıt görüş ortaya çıkıyor; zincir içi ve zincir dışı ölçeklendirme.
Katmanlı, zincir dışı (off-chain) tarafa örnek olarak yeni oluşan Lightning Network ile Bitcoin’i gösterebiliriz. Diğer taraftan zincir içi ölçeklendirme görüşü, Serenity olarak da bilinen Ethereum 2.0’a doğru ilerleyen Ethereum platformudur.
Ethereum özelinde baktığımızda, Serenity’nin nihai hedefi, hisse ispatı ( proof of stake – PoS) konsepti ile halka açık Blockchain oluşturmak.
Yeni başlatılan Cosmos gibi “yeni nesil” Blockchainler, Bitcoin (iş ispatı – prof of work) konsensüs tasarımını PoS ile daha ölçeklenebilir ve enerji açısından daha verimli olmasına odaklanıyorlar.
Bununla birlikte, Ethereum, PoS (hisse ispatı – proof of stake) mutabakatını yeni ortaya çıkan bir başka teknik gelişme ile birleştirmeyi planlıyor. Sharding!
Sharding nedir?
Açıkçası sharding bir Blockchain buluşu değil. Sharding kavramı, veritabanlarını yatay olarak bölümlere ayırmak için bir yöntem olarak sürekli olarak kullanılmakta ve uygulanmakta.
Veriler ayrı bir veritabanının parçalarını depolayan bölümlerde saklanır. Bazen farklı parçaların tümü tanımlayıcı gibi aynı verileri depolar.
Ağ performansından depolama tasarrufuna kadar değişen bölünmüş veritabanlarından kaynaklı bazı avantajlar da bulunmaktadır.
Blockchain, verilerin dağıtılmış kayıtları olduğundan, sharding, Blockchain performanslarını iyileştirmek için anlamlı olabilir. Özellikle, kurum Blockchain’lerine karşılık halka açık Blockchain’lerde.
Halka açık ve kurum Blockchain’leri arasındaki temel fark, Blockchain’lerde ve kripto paralarda sharding’in rolünün anlaşılmasında kritik öneme sahiptir.
İzinsiz halka açık Blockchainler, isteyen herkesin ağa katılabileceği anlamını taşır. Hatta katılımcılar, fikir birliğinin bir parçası olarak node oluşturabilirler. Bunu da bazı durumlarda anonim olarak yapma şansları da vardır.
Buna karşılık, kurum Blockchainleri, node operatörleri ve fikir birliği katılımcılarının onayladığı ya da halka açık bir kuruluş konsorsiyumu tarafından açıkça tanınanlar tarafından kullanılabilir.
Örneğin, popüler bir açık kaynaklı Blockchain çerçevesi olan Hyperledger Fabric, Bizans Hata Toleransının çeşitlerine dayanarak özelleştirilebilir, izne tabi bir oylama konsensüs motoruna sahiptir.
Sonuç olarak, yatırım bankalarından oluşan bir konsorsiyum, Hyperledger Fabric kullanarak bir kurum Blockchain’i işletebilir, burada geçit denetçileri ve blokzincire ne eklendiğini kontrol eden son onaycı gibi davranırlar.
Kurum (yani izin verilen) Blockchainleri, çok daha yüksek bir işlem hacmine sahip olabilir, çünkü konsensüs kötü niyetli saldırılara karşı daha hızlı ve daha az hassastır. Çünkü tüm taraflar benzer amaçlara yönelik faaliyet gösterirler.
Kurum Blockchainleri, hiç şüphesiz, işletmeler arasında popüler bir seçenektir, ancak Gartner kısa süre önce, bu uygulamaların yüzde 90’ının 2021 yılına kadar değiştirilmesi gerektiğini iddia etti. Buna gerekçe olarak ise halka açık Blockchainler için değer önerisinin çok daha farklı ve gelişmiş, mühendislik yaklaşımı gerektirmesinin kesinlikle farklılık oluşturduğunu gösteriyorlar. Bu yüzden eninde sonunda kurumsal sistemleri geride bırakacaklarını düşünüyorlar.
Sharding Blockchain’in ölçeklenebilirlik sorunu çözebilecek bir yöntem
İzin gerektirmeyen (yani, halka açık) Blockchain’lerin, merkezsiz olmasından veya kullanıcıların istedikleri ağa girip çıkma kabiliyetlerinden ödün vermeden, daha yüksek işlem hacimlerine doğru genişleme yolları bulmaları gerekiyor.
Ethereum, sharding’e odaklanan bir halka açık platform olabilir, ancak yeni Blockchain platformlarının bütün hepsi rekabet etmek için sürekli gelişim göstermekte.
Sharding Blockchainleri, halen yoğun olarak aktif araştırma içerisinde ve dağınık hesaplama dahilinde anlaşılması zor bir alan. Ethereum araştırmacıları ve diğer Blockchain projeleri, yine de potansiyel ödüllerini sürdürmeye devam ediyor.
Elrond CEO’su Beniamin Mincu, “Büyük vaatlerine rağmen, merkezi olmayan, güvenli ve ölçeklenebilir bir halka açık Blockchain oluşturmanın çok yorucu bir iş olduğunun kanıtlandığını” düşünüyor:
Sharding karmaşıktır, ancak halka açık Blockchainlerin daha verimli olmasını sağlayarak VISA gibi diğer ağlar ile rekabet edebilmelerine şans tanır. Çözülmesi gereken zorluklardan bazıları ise tek parça olarak kontrol edilebilme, parçalar arası iletişim ve veri geçerliliği.
Elrond, güvenli bir PoS konsensüsüyle birlikte “sharding durumu” olarak bilinen bir modeli için aktif edilmiş bir test ağına sahip.
Ayrıca, Singapur merkezli Zilliqa geçtiğimiz günlerde daha iyi, güvenli ve kolay bir akıllı sözleşme ağı için vizyonlarını destekleyeceğine inandığı sharding destekli bir Blockchain’i hayata geçirdi.
Sharding’in karşılaştığı zorluklar, birçok Bitcoin taraftarının protokol seviyesinin aksine ikinci katman ölçeklendirmeyi seçmesinin nedenlerinden bazıları ile aynı.
Yine de, bu zorluklar, araştırmacıları durdurmuyor ve halka açık Blockchain’lerin, bir sharding’i hayata geçirme çalışmalarını engelleyemiyor. Hatta Ethereum gibi akıllı sözleşme platformunun performans gereksinimlerine uyumlu olduğu görülüyor.
En güncel haberlerimizi Telegram kanalımızdan, Instagram hesabımızdan, Facebook sayfamızdan ve Twitter hesabımızdan takip edebilirsiniz.
Yazı içeriğindeki bilgiler, tamamen bilgilendirme amaçlıdır. Herhangi bir yatırım tavsiyesi niteliği taşımaz. Yapıyor olduğunuz yatırımlardan kaynaklı kâr ya da zararınızdan yazar ve kriptoparahaber.com sorumlu değildir. Yatırım, nihayetinde bilgi, birikim, tecrübe, araştırma ve şahsi kararlar gibi birçok temele dayanır.