The Bank of International Settlements (BIS) yayınladığı yeni bir raporda, Bitcoin piyasalarının regülasyonla ilgili haberlerden oldukça etkilendiği iddia etti.
Raphael Auer ve Stijn Claessens tarafından hazırlanan raporda, Kripto para birimlerinin ulusal düzenlemelerin erişiminin dışında kaldığı düşünülürken, gerçekte değerlemeleri, işlem hacimleri ve kullanıcı tabanları düzenleyici eylemlerle ilgili haberlere büyük ölçüde tepki veriyor.
Raporun tamamı, 23 Eylül’de yayınlandı. Rapor, BIS tarafından yürütülen kripto para birimleri ve Blockchain konusunda bazılarının “merkez bankasının merkez bankası” olduğu düşünülen büyüyen araştırma yapısına katkıda bulunuyor.
BIS düzenleyici gelişmeleri ile kripto piyasaları arasındaki ilişkiliyi detaylı şekilde araştırdı
BIS’in belirttiği örnekler arasında: Mart 2017 tarihli haber olan ABD Menkul Kıymetler ve Borsa Komisyonunun (SEC) yatırımcıları Cameron ve Tyler Winklevoss tarafından sunulan, ABD borsalarında işlem gören ilk Bitcoin ETF’sini ret gelişmesi de bulunuyor.
Auer ve Claessens, duyuru sonrasındaki beş dakika içinde, Bitcoin fiyatının yüzde 16 düşüş gösterdiğini belirtiyor. Başka bir olay olarak ise Japon Finansal Hizmetler Ajansı (FSA) kara para aklama prosedürlerini iyileştirmek için altı kripto para borsasının faaliyetlerini durdurma gelişmesi olarak gösteriliyor (Haziran 2018). Yine, fiyatların bu gelişme ile ABD işlem saatlerine kadar önemli ölçüde düşüş gösterdiği belirtiliyor.
Raporda (ve aşağıda yer alan), hem SEC hem de FSA duyurularının ardından piyasadaki gelişmeleri detaylandıran bir grafik bulunuyor.
Kripto para piyasaları düzenleyici gelişmelerinden neden bu kadar etkileniyor?
BIS raporu regülasyonla ilgili haberlerin piyasada yarattığı diğer etkilerin ana hatlarını çizmeye devam ediyor. Ancak veriler şu sorunun sorulmasına neden oluyor: bu durum neden böyle oluyor?
Auer ve Claessens, bunun kısmen, kripto paralardan devlet tarafından ihraç edilen finansal varlıklara fon taşırken düzenlenmiş döviz kurlarına olan güveni nedeniyle olduğunu öne sürüyorlar.
Auer ve Claessens’in görüşleri özetle şu şekilde:
Yorumumuzun bir kısmı, kripto para yatırımcılarının kripto paraları fiat para birimlerine dönüştürmek için düzenlenmiş kurumlara güvenmesidir. Bu aynı zamanda çoğu tüketicinin elverişsiz kurulumları, kripto paraları genellikle düzenlenmiş olan çevrimiçi kripto cüzdanlar gibi daha fazla arabirim aracılığıyla tutma ve işlem yapma anlamına da geldiği gösterir.
Uluslararası arbitraj hala sınırlı. Yatırımcılar kripto para piyasalarına açık bir şekilde ulaşamıyorlar. Çünkü diğer ülkelerde banka hesabına sahip olmaları gerekebilir. Bunlar gibi faktörler şu anda ulusal düzenleyici eylemleri bir dereceye kadar bağlayan pazarın bölünmesine yol açıyor.
Basitçe söylemek gerekirse, rapor, böyle bir etkinin, düzenlemelerin kripto para piyasaları üzerinde önemli bir etkisi olabileceğini öne sürüyor.
Yazarlar sonuç olarak şu yorumu yapıyorlar:
Analizlerimiz, kripto paraların varlıksız ve sınırsız doğasına rağmen, düzenleyici eylemlerin yanı sıra potansiyel düzenleyici eylemlerle ilgili haberlerin kripto para piyasaları üzerinde en azından değerleme ve işlem hacimleri açısından güçlü bir etkisi olabileceğini gösteriyor.
